Konser-Opera

Bir Bozlak Operasının Dünya Prömiyeri: Binboğalar Efsanesi

19.06.2023


Paylaş:

Edebiyatımızın kıymetli yazarlarından Yaşar Kemal'in ünlü romanı Binboğalar Efsanesi müzikal tiyatro olarak Süreyya Operası'nda 17 Haziran 2023 tarihinde dünya prömiyerini yaptı. Binboğalar Efsanesi romanı Çukurova'da yerleşik yaşama zorlanan bir Yörük obasının hüzünlü hikâyesini konu alıyor. Yaşar Kemal'in usta kalemiyle edebiyata kazandırdığı roman, Michael Ellison'un bestesiyle sahnelendi. Librettosu ise Michael Ellison, Yasemin Kuyucaklı ve Simon Jones tarafından ortaklaşa kaleme alındı.  
 
Binboğalar Efsanesi İstanbul Müzik Festivali kapsamında sahne alacaklar arasında ilgimi en çok çeken konserlerden biriydi. Edebiyat ile müzik arasında kurulan ilişkiyi görebilmek için bu müzikli tiyatro güzel bir fırsat olacaktı.   
 
Eser başlamadan önce aklım Hezarfen Ensemble, Michael Ellison, Ulrich Mertin ve Can Okan ile yaptığımız keyifli söyleşideydi. Bu değerli ekip için Yaşar Kemal, sesi olmayanlar adına konuşan ve insanlığın iç sesi olmayı başaran bir edebiyatçımızdı. Kullandığı dilin şiirselliği ve göçle ilgili sorunun ele alınışı da oldukça önemliydi. Peki, seyirci olarak bizler bu eserden bunca sonucu çıkarabilecek ve eserin özünü kavrayabilecek miydik? Eser bittiğinde sorumun cevabını çok net bir şekilde aldım. Bu müzikli tiyatro, sesi olmayanlar adına konuşuyor, şiirsel diliyle içerisine çekiyor ve göç üzerine ciddi şekilde düşündürebiliyordu. Anadolu enstrümanlarının kullanımı ise beklentimin çok üzerinde bir etki bıraktı. Kaval, sipsi ve tüm eser boyunca çalınan bağlama ile keman, viyola ve diğer enstrümanlar kaynaşmış ve müthiş bir birlik oluşturmuştu.  

 
 
Sözler romanın tadını bozmadan müziğe eşlik etmiş, söz ve müzik arasında sağlam bir ortaklık kurulmuştu. Bu ortaklıkta bambaşka bir tat vardı. Bu tadı adlandırmak benim için oldukça zor olduğundan, eserin bestecisinin yardımıyla bu zorluğun üstesinden gelmeyi uygun buluyorum. Michael Ellison, yaptığımız söyleşide, eserini Bozlak operası olarak adlandırılabileceğini söylemişti. Evet, sanırım bu eser için yapılabilecek en güzel tanım Bozlak operası olabilirdi.

   
 
Hezarfen Ensemble müzikten aldığım keyfi daha da artırdı. Bu eşsiz anı yaşatan her müzisyeni ayrı ayrı anmak gerektiğini düşünüyorum. Kavalda Serkan Şener, sipsi ve kavalda Ferhat Erdem, bağlamada Erdem Şimşek, flüt ve alto flütte Cem Önertürk, bas klarnet ve klarnette Kıvanç Fındıklı, vurmalı çalgılarda Amy Salsgiver, kemanda Özcan Ulucan, viyolada Ulrich Mertin, viyolonselde Gökhan Bağcı, kontrbasta Deniz Yurdakul, korrepetitör olarak Müge Hendekli, bizi Yaşar Kemal'in eserinin dinlenebilir olduğuna ikna eden bir performans sergilediler. Şef Can Okan'ın orkestra ve sahne hâkimiyeti ise tartışılmazdı. Ellerinin her hareketinde ve bakışlarında eserden bir parça görmek mümkündü.   

 
Sahnede ise seslerin, oyunculuğun ve dansın bir birleşimi bizi bekliyordu. Ceren'in Halil'e olan aşkı, Yörüklerin yaşadıkları baskı ve zulmü, modernleşme adı altında kaybedilen değerlerimiz ve türkülerimizi, birimizin ölümünün hepimizin ölümü olduğu gerçeğini eser boyunca hissettik.  
 
Bozlakçılar olarak karşımıza çıkan Fatma Aydoğan’ın sesindeki aşk, hüzün, yas ve isyan kulaklarımızdan kalbimize kazındı. Erdem Şimşek'in bir yandan sesi bir yandan bağlamadaki performansı ise hayrete düşürecek cinstendi. Anlatıcılar, Canan Özgür, Feride Büyükdenktaş ve Deniz Güngören ise hikâyeyi olabilecek en iyi şekilde bize ulaştırdı.

  
 
Canberk Yıldız ve Chiara Giorda’nın dans ederlerken yakaladıkları uyum, tek bir vücut gibi hareket edebilmeleri seyir zevkini artırdı.   

 
Geleneksel olanı çağdaş müzikle harmanlayan Binboğalar Efsanesi’ni büyük bir keyifle seyrettim. Romanın özünü koruyarak sahnede hayat bulmasını sağlayan bu muhteşem ekip müzik tarihimize kalıcı bir iz bırakmış oldu. 
 
Hale Tetik  
 
Fotoğraflar, Mühenna Kahveci

BENZER HABERLER


    Akçaağaç Sok. Görhan Apt. No: 1/1A Acıbadem Üsküdar / İSTANBUL | T: 0532 343 9328 | F: 0216 326 39 20