27.11.2024
Devlet sanatçısı Gülsin Onay, Türk-Macar ilişkilerinin 100. Yılı nedeniyle Budapeşte’de Macar müzikseverlere bir konser ve resitalle gerçek bir müzik şöleni yaşattı. Sahnedeki her anın iki ülkenin kültürel zenginliklerinin kutlamasına ithafen olduğunu söyleyen Onay, iki gün boyunca genç Macar piyanistlere vereceği ustalık sınıflarının ardından Türkiye’ye dönecek.
Türk-Macar ilişkilerinin 100. Yılı nedeniyle iki ülkede karşılıklı düzenlenen Kültür Yılı etkinlikleri kapsamında Budapeşte'de bulunan Gülsin Onay, 22 Kasım’da Franz Liszt Oda Orkestrası eşliğinde verdiği konserin ardından, dün gece de Liszt Akademisi’ndeki resitaliyle Macar müzikseverlere unutulmaz bir müzik şöleni yaşattı. Onay, resitalde Joseph Haydn, Franz Liszt, Béla Bartók, Ahmed Adnan Saygun ve Frédéric Chopin’in eşsiz eserlerini seslendirdi.
Resitalin sürprizi, Franz Liszt’in Sultan Abdülmecid için bestelediği Grande Paraphrase de La Marche adlı eseriydi. Liszt, bu eseri konser vermek üzere 1848’de İstanbul’a yaptığı ziyaretin ardından bestelemişti. Sultan II. Mahmud’un davetiyle geldiği İstanbul’da 28 yıl yaşayan İtalyan besteci Giuseppe Donizetti’nin Abdülmecid için bestelediği Mecidiye Marşı’ndan piyano için bir parafraz besteleyen Liszt, bu bestesini Sultan Abdülmecid’e ithaf etmişti.
176 Yıl Öncesinden Tuşlara Yansıyan Kültürel Bağ
Gülsin Onay, bu eseri Budapeşte'de icra etmenin kendisi için çok anlamlı olduğunu ifade ederek şunları söyledi: “Bu eser, Liszt’in Sultan Abdülmecid’e duyduğu saygının ve Osmanlı İmparatorluğu’yla olan kültürel bağlarının bir göstergesi olarak, 19. yüzyılın önemli müzik ve diplomasi ilişkilerinden birini temsil eder. Sultan Abdülmecid’in desteğiyle bestelenen bu marş, Batı ile Doğu’nun buluşmasını sembolize ediyor ve Liszt’in evrensel müziğini bir kez daha farklı kültürlerle nasıl harmanladığını gösteriyor. Ben de bu tarihi eseri Budapeşte’de yorumlayarak, geçmişin izlerini bugüne taşıyan önemli bir kültürel anı yaşattığım için büyük bir mutluluk duyuyorum.”
Gülsin Onay, Budapeşte’deki yoğun programını bugün ve yarın Liszt Akademisi’ndeki ustalık sınıflarıyla tamamlayacak. Ünlü sanatçı, ustalık sınıflarında Macaristan’ın genç piyanistleri ile Beethoven, Chopin, Schubert, Ravel ve Liszt’in eserlerini çalışarak Türkiye’ye dönecek.
Türkiye ile Macaristan arasında 18 Aralık 1923 tarihinde imzalanan Dostluk Antlaşması, 29 Ekim 1923’te Cumhuriyetin ilan edilmesinin ardından yeni Türk devletinin Türkiye Cumhuriyeti ismiyle imzaladığı ve yürürlüğe giren ilk antlaşmaydı. O dönem krallık rejimiyle idare edilen Macaristan ise başka bir devletle ikili olarak ilk defa Türkiye Cumhuriyeti ile bir dostluk antlaşması imzalamıştı. İki ülke için de büyük önem taşıyan 100 yıllık dostluk çerçevesinde Türk ve Macar sanatçılar tarafından bir yıl boyunca 100 etkinlik yapılması hedeflenmişti.