05.04.2025
13 Mart 2025 Perşembe akşamı Kadıköy Belediyesi Süreyya Operası’nda müziğin ve resmin aynı sahnede yer aldığı müthiş bir konser yaşandı. Zehra Yıldız Kültür ve Sanat Vakfı tarafından düzenlenen Bir Konserden Tablolar konserinde ülkemizin yetiştirdiği saygın opera sanatçıları sevilen aryaları seslendirdi. Konserin diğer tüm konserlerden farklı olmasını sağlayan şey, opera sanatçısı ve ressam Suat Arıkan’ın konser esnasında müzikten aldığı ilhamı tuvaline yansıtmasıydı. Böylece duyduğumuz sesler Suat Arıkan’ın penceresinden görünür hâle geldi ve eşine benzerine pek rastlayamayacağımız bir sanat olayı olarak hafızalarımıza kazındı.
Otilia İpek (soprano), Ceren Aydın (soprano), Asude Karayavuz (mezzo-soprano), Caner Akın (tenor), Nejat Işık Belen (bariton) ve Burak Bilgili’ye (bas bariton) piyanist Fügen Yiğitgil’in eşlik ettiği konserde Carmen, Rigoletto, Cezayirde Bir İtalyan Kızı, Figaro’nun Düğünü, Sevil Berberi ve Aşk İksiri’nden aryalar ile seçilmiş napolitenler seslendirildi.
Konserde en çok sanatçılar arasında kurulan bağ dikkatimi çekti. Birbirlerine müthiş bir uyumla bağlanan sanatçıların kendisi konser boyunca sesli bir tabloyu anımsatıyordu. Bu tablodan birisini çekip çıkarmak tablonun bütünlüğünü bozacak gibiydi. Bu müthiş bağı seyirciler de hissetmiş olacak ki konser boyunca alkışlar hiç kesilmedi.
Yaşanan şöleni anlatabilmek benim için pek kolay değil. Benim gibi duymanız ve görmeniz gerekirdi. Ancak kelimelerim yetersiz kalsa da yine de aktarmak isterim. Suat Arıkan, sahneye eğlenceli bir şekilde giriş yaptıktan sonra Zehra Yıldız’ın adını boş tuvale yazarak konseri başlattı. Yukarıda bahsi geçen usta sanatçılardan müzikle az çok ilgisi olan herkesin kulaklarına dokunmuş meşhur eserleri, olabilecekleri en iyi şekilde dinledik. Bu sırada Suat Arıkan, duyduğu her sesi renklerle tuvaline aktardı. Böylece müzik, Zehra Yıldız’ın adının yazılı olduğu tuvali renklerle doldurmaya başladı. Zehra Yıldız’ın isminin üzerine gelen renkler aslında onun hayatını hatırlattı bana. Genç yaşta kaybettiğimiz Zehra Yıldız, hayatına müziğin renklerini sığdırmış muazzam bir sopranodur. Zehra Yıldız da tıpkı sahnedeki tablo gibi müziğin, hüznün, neşenin ve daha çeşit çeşit duygunun renklerini hayatına katmış ve bence ölümü aşmayı başarmıştır.
Bu dev sanatçının adı şimdi bir vakıfta yaşıyor. Zehra Yıldız Kültür ve Sanat Vakfı, yeni Zehraların yetişmesi için sürekli çalışıyor. Süha Yıldız’ın öncülüğünde kurulan vakıf, bu zamana kadar birçok genç sanatçının uluslararası alanda sesini duyurmasını sağladı ve sağlamaya da devam edecek.