HABER

Bu pazartesi İTÜ'de mazurka ritminde dans etmeye hazır mısınız?

03.05.2014


Paylaş:

Chopin'i günümüzde en iyi yorumlayan piyanistlerin başında gelen İdil Biret, arkadaşım Serhan Yedig'in kendisiyle yaptığı bir söyleşide ‘Bestecinin bu formdaki eserlerini aslına uygun çalabilmek için mazurkanın nasıl dans edildiğini öğrendim' dediğinde çok şaşırmış, Biret'in otantiklik arayışı karşısında şapkamı çıkartmıştım. Ama elbette bu keyifli dansı öğrenmek ve sahnede uygulamak için ille de piyanist olmaya gerek yok. Türkiye-Polonya arasındaki diplomatik ilişkilerin başlamasının 600'üncü yıldönümü, Polonya'dan çıkıp tüm dünyayı etkisi altına alan bu dansı İstanbulluların da daha yakından tanımasını sağlayacak.


Dans müziğine meraklı olanlar, özgün bir Polonya dansı olan mazurkayı duymuşlardır. Klasik müziğe ve özellikle piyano müziğine aşina olanlar ise, Chopin'in mazurkalarını biliyor olmalılar. Peki bu müziğin Polonya'dan çıkıp İskandinav ülkelerine hatta Batı Avrupa üzerinden Latin Amerika'ya bile uzandığını ve bu coğrafyalar üzerindeki ülkelerin zamanla kendi mazurka stillerini ortaya çıkardıklarını biliyor muydunuz? Bu ilginç bilgiyi bizlerle paylaşan, mazurka alanında ülkesi Polonya'da son yıllarda ses getiren çalışmalara imza atan kemancı Janusz Prusinowski, bu dansı ve zengin kültürünü Türkiye'ye daha yakından tanıtmak üzere önümüzdeki hafta başında İTÜ Dr. Erol Üçer Müzik İleri Araştırmalar Merkezi'nin (MİAM) düzenlediği Soundscapes from Poland (Polonya'dan Ses Manzaraları) adlı etkinliğe konuk oluyor.


İstanbul'a yola çıkmadan önce telefonda görüştüğümüz Prusinowski, mazurka dansının geçmiş yüzyıllarda dünya coğrafyasında çıktığı yolculuklar üzerine ilginç bilgiler aktardı. Polonez, oberek, mazurka gibi Leh danslarının Polonya toprakları dışında ilk kez 17'nci yüzyılda ortaya çıktığını söyleyen Prusinowski mazurkanın ilk çıktığı yolculuğun İskandinav toprakları olduğunu söyledi. Almanya üzerinden İsveç, Norveç ve Danimarka'ya uzanan mazurka günümüzde bu ülkelerde ‘polska' ve ‘pols' adıyla biliniyor. Leh halkının 18'nci yüzyıl sonu ve 19'uncu yüzyıl başında Batıya doğru göç etmesiyle birlikte Fransa da mazurka dansıyla tanışan topraklar arasına katılmış. Bu dansın tüm Avrupa'da popüler hale gelmesinde, ünlü besteci Fryderyk Chopin'in rolünü yadsımak mümkün değil elbette. Ama mazurkanın ünü Avrupa'yla sınırlı kalmamış ve bu çekici dans Avrupa'nın batı ucunda bulunan İspanya ve Portekiz üzerinden bu ülkelerin Atlas Okyanusu'ndaki kolonilerine ve derken Brezilya ve Meksika'ya kadar yayılmış. Mazurkanın yayıldığı ülkelerdeki bestecilerin geçmiş çağlarda bu dans ritminde yazdığı eserleri şimdilerde keşfetmenin son derece zevkli bir uğraş olduğunu söylüyor Prusinowski.


Janusz Prusinowski mazurka dansının Polonya dışındaki ülkelerin öz kültürlerini etkilemesi fenomeni üzerinde de çalışıyor epeydir. Ülkesi Polonya'da bile bu etkilenmenin gerçek boyutlarının anlaşılamadığını söylüyor. ‘Mazurkas of the World' (Dünyanın Mazurkaları) adlı konser projesini bu yüzden oluşturmuş. Bu yıl 21-26 Nisan günleri arasında Varşova'da düzenlediği etkinlik kapsamında, İsveç'ten Fransa'ya kadar, mazurka ritimlerinin etkilediği kültürlerin danslarını bir araya getirmiş.


Önce kültürünü anlatacak sonra sahnede uygulamasını yapacak


Janusz Prusinowski mazurka dansının inceliklerini sergilemek ve bu dansın dünya kültürleri üzerindeki etkilerini göstermek amacıyla önümüzdeki hafta başı İstanbul'da olacak. İTÜ Dr. Erol Üçer Müzik İleri Araştırmalar Merkezi'nin düzenlediği ‘Polonya'dan Ses Manzaraları' (Soundscapes from Poland) adlı dört günlük etkinliğin ilk günü olan 5 Mayıs Pazartesi günü bir atölye çalışması ve bir de konser verecek Prusinowski. Saat 15'te İTÜ Maçka Kampüsü Mustafa Kemal Amfisi'nde yapılacak atölye çalışmasının adı ‘Janusz Prusinowski Trio ile Mazurka Dansı'. Dansın püf noktalarını öğrendikten sonra sıra gelecek saat 20'de yine aynı mekanda düzenlenecek dans partisine. Prusinowski'nin keman, Polonya akordeonu, hurdy-gurdy ve vokaliyle liderlik edeceği grubu flüt, klarnet, zurna, trompet ve perküsyondan oluşuyor.


Janusz Prusinowski Trio'nun performansı, Chopin'in mücevherleri arasında ayrıcalıklı yere sahip olan mazurkaların birincil esin kaynağı olan bu yerel dansı yakından tanımak adına müzikseverler için güzel bir fırsat. Katılımcılar o gün sadece mazurka dansının tarihini ve dans müziklerini dinlemekle kalmayıp; akşam verilecek konserde, öğrenmesi son derece kolay bir ikili dans olan 3/4'lük mazurkayı sahnede dans etme fırsatı da bulacaklar.


Serhan Bali

BENZER HABERLER


    Akçaağaç Sok. Görhan Apt. No: 1/1A Acıbadem Üsküdar / İSTANBUL | T: 0532 343 9328 | F: 0216 326 39 20