28.01.2015

Bilkent Senfoni Orkestrası’nın 13 Aralık konserinin solisti ünü tüm dünyaya yayılmış olan Alexander Markov. Dünyanın en büyüleyici ve çok yönlü müzisyenlerinden biri olarak tanınan Markov, ister dünya çapında büyük konser salonlarında saygın orkestralarla solo performans sergiliyor olsun, ister bir NBA maçında 25.000 insanın önünde altın elektronik kemanını çalıyor olsun, dinleyici kitlelerini hemen kendine bağlamayı başarıyor.
Paganini Uluslararası Keman Yarışması Altın Madalyası sahibi Alexander Markov, BSO ile Paganini’nin “La Campanella” başlıklı “Op.7, Si minör 2. Keman Konçertosu”nu yorumlayacak.
Konseri kuşağının önde gelen uluslararası şeflerinden biri olan Stefan Sanderling yönetecek. Sanderling 2003 yılından beri Toledo Senfoni Orkestrası’nın birinci şefi ve sanat danışmanı olarak görev yapmakta.
BSO konserde genç kuşak bestecilerimizden Mahir Cetiz’in “Gölgenin Düşleri” başlıklı eserinin Türkiye’deki ilk seslendirmesini yapacak. Jung psikolojisindeki “gölge” kavramını temel alan eser Brandenburg Staatsorchester ve Musikkollegium Wintherthur’un siparişi olarak 2010 yılında tamamlanmıştır. Mahir Cetiz halen Columbia Üniversitesi’nde öğretim görevlisi olarak çalışmalarını sürdürmektedir.
Bilkent Senfoni konserin ikinci yarısında Sibelius’un “Op.39, Mi minör 1. Senfoni”sini yorumlayacak. Finlandiya’nın bağımsızlık mücadelesi yıllarında yazılan ve 1899’da tamamlanan 1. Senfoni özgürlük mücadelesinden, barış özleminden renkler yansıtır. Sibelius Fin halkını yücelten eserleriyle ulusal bir kahraman olarak kabul edilmiştir.
Bilkent Senfoni Orkestrası'nın 13 Aralık Cumartesi günü Bilkent Konser Salonu'nda gerçekleştireceği konser saat 20.00’de başlayacak. Konserden bir saat önce Tunus Caddesi ve Milli Kütüphane’den hareket eden ücretsiz servisler izleyicileri Bilkent Konser Salonu’na ulaştıracaktır.
Bilkent Konser Salonu Gişesi Tel: 290 1775
www.bso.bilkent.edu.tr
Bruckner’in eserlerine yaptığı katkılar nedeniyle Nisan 2012’de Amerika Bruckner Topluluğu’nun Yönetim Kurulu tarafından Kilenyi Onur Madalyası’na (Bruckner Madalyası) layık görülen Stefan Sanderling, kuşağının önde gelen uluslararası şeflerinden biridir. 2003 yılından beri, Toledo Senfoni Orkestrası’nın birinci şefi ve sanat danışmanı olarak görev yapmaktadır. Bu bağlamda, Sanderling, “Spring for Music” serisinde Carnegie Hall’de son derece başarılı ilk performansında Previn’in Every Good Boy Deserves Favour yapıtını ve Shostakovich’in 6. Senfoni’sini yönetmiştir. Sanderling aynı zamanda Florida Orkestrası’nın onursal şefi ve sanat danışmanıdır.
Sanderling 1989’da, Almanya’da Brandenburgische Filarmoni ve Potsdam Opera’da birinci şefliğe yükselen en genç orkestra şeflerinden biri olmuştur. Beş yıl sonra sanatçı, Mainz’de Filarmoni Orkestrası ve Staatstheater’in müzik direktörlüğünü üstlenmiş ve 2001’e kadar bu görevde kalmıştır. Ayrıca Fransa’da Bretagne Orkestrası’nın müzik direktörü olan Sanderling, ardından 2012 yılına kadar Florida Orkestrası’nın müzik direktörü olarak çalışmıştır. Sanderling, 2006-11 yıllarında Chautauqua Senfoni Orkestrası’nda müzik direktörlüğü yapmıştır.
Efsanevi orkestra şefi, merhum Kurt Sanderling’in oğlu olan Stefan Sanderling, 1964’de Doğu Berlin’de doğmuştur. Halle Üniversitesi’nde müzikoloji okumuş, Leipzig’deki konservatuvarda Kurt Masur ile orkestra şefliği çalışmıştır. Ardından Doğu Almanya’dan ayrılan sanatçı, çalışmalarını Los Angeles’teki Güney Kaliforniya Üniversitesi’nde sürdürmüştür.
Stefan Sanderling ABD’de ilk kez Tanglewood Müzik Festivali’nde sahneye çıkmış, ardından Baltimore, Detroit, Kolorado, Houston, İndianapolis, Montreal, Ottawa, Saint Louis, Salt Lake City, San Francisco, Toronto, Vancouver Senfoni Orkestralarını yönetmiştir. Konuk şef olarak Bamberg Senfoni, Berliner Senfoni Orkestrası, Berliner Staatskapelle, Bournemouth Senfoni, Liechtenstein Senfoni Orkestrası, Londra Filarmoni, Londra Senfoni, Salzburg Mozarteum Orkestrası, Hamburg NDR Senfoni Orkestrası, Viyana NTO, Filarmoni Orkestrası Londra, Prag Senfoni, Rotterdam Filarmoni, St. Petersburg Filarmoni, Staatskapelle Dresden, Viyana Radyo Senfoni, Sidney Senfoni, Yomiuri Nippon Senfoni Orkestralarıyla konserler vermiştir. Ayrıca Deutsche Oper ve Komische Oper ile çalışmıştır.
Sanderling’in Sony Classics ve Naxos etiketiyle yayınlanan CD’leri bulunmaktadır. Bretagne Orkestrası’nın müzik direktörlüğünü yaptığı dönemde, toplam 14 albüm kaydetmiştir.
Lord Yehudi Menuhin, Markov için “O kuşkusuz en parlak ve en müzikal kemancılardan biri. Alexander Markov’un gerek tüm dünyadaki müzikseverlerin kalbinde gerekse keman virtüozları tarihinde unutulmaz bir yer edineceğine eminim” diye yazmıştır. 1987 yılında aldığı saygın Avery Fisher Kariyer Ödülü’nün ardından, 1983’te New York’ta ilk kez sahneye çıktığı Carnegie Hall’da bir resital vermiştir. Paganini Uluslararası Keman Yarışması’nda altın madalya kazanan sanatçı, Philadelphia Orkestrası, BBC Filarmoni, Paris Orkestrası, Montreal Senfoni, Budapeşte Festival Orkestrası ve Mostly Mozart Festival Orkestrası gibi dünyanın en ünlü orkestralarıyla solo performanslar sergilemiştir. Markov, Lorin Maazel, Charles Dutoit, Christoph Eschenbach, Franz Welser-Möst ve Ivan Fischer gibi şeflerle çalışmış, Martha Argerich gibi ünlü sanatçılarla aynı sahneyi paylaşmıştır.
Önümüzdeki sezonda Markov, Shattered Glass Ensemble ile Carnegie Hall’da “Barok’tan Paganini’ye” programında sahneye çıkacak; Meksika, Amerika Birleşik Devletleri ve Avrupa’da orkestralarla konserlere katılacaktır.
Alexander Markov, 19. yüzyıl romantik virtüoz repertuarında rakipsiz olarak ünlenmiştir. Dünyada Paganini’nin 24 Kapris’inin tamamını tek bir resitalde eksiksiz çalabilen az sayıda kemancıdan biri olan Markov, efsanevi yönetmen Bruno Monsaingeon’un yönettiği ve büyük kemancıları konu alan The Art of Violin (Keman Sanatı) filminde yer almıştır. Paganini’nin 24 Kapris CD’si ve videosu, Warner Classics International tarafından tüm dünyada piyasaya çıkarılmış ve en çok satılan CD’ler listesine girmiştir.
Alexander Markov’un müzik yolculuğu solo klasik keman sanatçısı olmanın çok ötesine geçer. Markov lisedeyken rock müziğe âşık olmuştur. Sanatçının rock müzik aşkı, klasik müzikle birleşince, James V. Remington ile birlikte Rock Konçerto’sunu bestelemiştir. Remington, 6 telli altın elektrikli kemanını Markov için özel olarak tasarlamıştır. Bu yeni ve patentli keman, tüm dünyada türünün tek örneğidir ve yumuşak, tatlı seslerle en güçlü ve dramatik sesler arasında belirgin kontrastları yaratabilen eşsiz bir sese sahiptir. Projenin vizyonu, rock müzik dinleyicileriyle klasik müzik dinleyicilerini birbirine yakınlaştırmak ve aksi halde bir kez olsun bir senfoni dinlemeye gitmeyecek gençler için klasik müziği çekici hale getirmektir. Rock Konçerto ilk kez New York’ta Carnegie Hall’da seslendirilmiş ve konçertonun biletleri haftalar öncesinden tükenmiştir.
Alexander Markov, Moskova’da doğmuş ve konser kemancısı olan babası Albert Markov’dan keman dersleri almıştır. Henüz sekiz yaşındayken solo konserler vermiş ve babasıyla ikili konçertolarda çalmıştır. Baba oğul, hâlâ dünya çapında konser salonlarında ikili program yapmaktadır. Markov anne babasıyla ABD’ye göç etmiş, 1982’de Amerikan vatandaşı olmuştur.
Mahir Cetiz, ilk müzik çalışmalarına babası, piyanist Tulga Cetiz ile başladı. Ankara Devlet Konservatuvarı’nda viyolonsel, piyano, kompozisyon ve orkestra şefliği dallarında eğitim gören Cetiz, izleyen yıllarda Memphis Üniversitesi ve Royal Northern College of Music'de lisans sonrası öğrenimini sürdürdü. Aynı zamanda şef ve piyanist olarak yurt içi ve yurt dışında konserler vermeye devam etti, çağdaş müzik analizi ve estetiği üzerine akademik çalışmalarını yoğunlaştırdı. 2003-06 yıllarında Bilkent Üniversitesi Müzik ve Sahne Sanatları Fakültesi’nde kompozisyon, teori ve analiz dersleri verdi. 2006’da Columbia Üniversitesi'nden aldığı burs ile doktora düzeyinde çalışmalarını sürdürmek üzere New York'a gitti. Eserleri BBC Philharmonic, BBC Symphony Orchestra, Ensemble Intercontemporain, New York Philharmonic, International Contemporary Ensemble, Zurich-Tonhalle Orchestra, ve Argento Chamber Ensemble gibi topluluklar tarafından seslendirildi; British Council "Yılın Genç Müzisyeni", Écoles d'art americaines de Fontainebleau "Prix de composition de Naida Boulanger" ve "Humprey Dayas Composition Prize" gibi ödüllere layık görüldü. Cetiz, halen New York’ta yaşamakta ve Columbia Üniversitesi’nde dersler vermektedir.