HABER

Türkiye'de ve dünyada bir ilk!

03.02.2015


Paylaş:

2-9 Şubat 2015 tarihleri arasında İzmir’de gerçekleşen Saygun Müzik Festivali, 2 Şubat’taki açılış konseri ile hem ülkemizde hem de dünyada daha önce yapılmamış bir konsepte imza attı. Ludwig van Beethoven’in beş piyano konçertosunun hepsi, beş ayrı solist tarafından bir akşamda art arda sahnelendi. Özgünlük, virtüozite ve teknik becerinin en üst seviyede olduğu gecede performansların her biri birbirinden coşkuluydu.
 

Op.15 numaralı 1. Piyano Konçertosu piyanist Mauricio Vallina ve şef İbrahim Yazıcı tarafından icra edildi. Beethoven sınırlarının tamamıyla dışında olduğu konserde, Vallina gerek tempo gerekse de rubatolar bakımından oldukça cesur olan bir performans sergiledi. Tuşe ve teknik olarak ustalığını konuşturan Vallina, yorumculuğunda Beethoven değil, Mauricio Vallina olmayı seçmişti. Beethoven’in 1. Piyano Konçertosu, konservatuar öğrencilerinden konser piyanistlerine kadar herkesin repertuvarında mutlaka vardır ve dinleyiciler olarak da geçmişten bugüne alışılmış bir Beethoven 1. Konçerto yorumu vardır. Fakat dinlediğimiz yorum öylesine Beethoven dışıydı ki özenle üzerinde çalışmış olan Vallina’ya neden diye sordum. "Dünyada bu konçertoyu bu denli farklı çalan bir tek ben varım, eğer herkesin çaldığı gibi çalsaydım bu taklitçilik olurdu ve ben eserin bende uyandırdığı izlenim ve hisler doğrultusunda hareket ettim." cevabı karşısında dinlediğimiz yorumun kötü değil farklı ve hatta usta olduğu kanısına vardım.
 

Op. 19 numaralı 2. Piyano Konçertosu ise piyanist Emre Şen ve yine şef İbrahim Yazıcı tarafından icra edildi. Konser sırasında bütün salona tekniğinin ve virtüozitesinin ne kadar üstün seviyede olduğunu kusursuz bir şekilde sergileyen Emre Şen; eseri oldukça sade, zarif ve yüksek bir şekilde icra etti. Tuşesinden rubatosuna hiçbir noktada aşırılığa kaçmayan, tamamıyla Beethoven’in isteği doğrultusunda fortesini forte, pianosunu piano yapan ve her bir notayı inci gibi tane tane duyabildiğimiz benzersiz yorum karşısında son notayı duyar duymaz salondaki birçok seyirci piyanisti ayakta alkışladı. Konser sonrasında yorumu üzerine konuşan Emre Şen, müziğine Gestalt Yaklaşımı’nın çok büyük katkısı olduğunu söyledi.
 

Op. 37 numaralı olan ve Beethoven’in konçertoları arasındaki tek minör tondaki konçertosu 3. Piyano Konçertosu’nda ise piyanoda İbrahim Yazıcı ve orkestra başında Jean Bernard Pommier vardı. Bu sefer şef olarak değil solist olarak karşımızda olan Yazıcı’dan özenilmiş bir sadelikte ve aşırılığa kaçmaktan temkinlilikle uzak durulmuş bir Do Minör Konçerto dinledik. Konçertonun kusursuz olması bir yana, şu noktaya dikkat çekmek isterim; aynı zamanda hem festivalin sanat yönetmeni, hem bir konçertonun solisti, hem de geri kalan dört konçertonun orkestra şefliğini üstlenmiş olan İbrahim Yazıcı’nın bunca sorumluluk ve görevleri arasında bu kadar üstün bir yorum sergilemesi gerçekten takdire şayandır.
 

Beethoven’in Op.58 numaralı 4. Piyano Konçertosu ise dünyaca ünlü piyanistimiz Gülsin Onay ve şef İbrahim Yazıcı tarafından icra edildi. Trill tekniği olarak çok yüksek zorluklarda pasajlar içeren eser, aynı zamanda arpejleri ve akorlarının çalınışı sırasında üstün tuşe de gerektiriyor. Deşifresi ve çalınması konusunda eserin yapısal zorluğunun yanında özellikle ikinci bölümün anlamsal ve felsefi olarak yüksek bir derinlik sahibi olduğunu da belirtmek gerek. Bu nedenle çalmaktan ziyade icra edilebilmesi oldukça zor olan eser Gülsin Onay tarafından harikulade bir performansla dinleyiciyle buluştu. Konçertonun tamamında Beethoven ile birlikte Gülsin Onay’ın özgün yorumuyla karşılaştık ve eser boyunca en tepeden en dibe kadar her notayı ve duyguyu hissedebilme şansı bulduk.
 

Konserin son eseri Op. 73 numaralı ‘İmparator’ Konçertosu’ydu. Beethoven’in en zor konçertosu olan ve başlangıcından sonuna kadar hem anlamsal hem de teknik olarak çok çok üstünlükler gerektiren eseri 5 piyanist arasındaki ‘İmparator’ olarak kabul edilen Jean Bernard Pommier ile şef İbrahim Yazıcı icra etti. İlk notadan son notaya bütün seyircilerin hayranlıkla ve yorumculukta ustalığı karşısında şaşkınlıkla izlediği ve dinlediği Pommier, kelimenin tam anlamıyla muhteşemdi. Beethoven sınırları dışına asla çıkmadan eserin getirdiği ihtişamı ve görkemi sadelik ve zarafetle ustalıkla buluşturan Pommier ne kadar büyük bir piyanist olduğunu bir kez daha kanıtlamış oldu.
 

Sanatın ve sanat kurumlarının var olma konusunda yaşadığı zorluklar ve bu zorluklar içerisinde destek bulamayışları ve sarf ettikleri üstün çabalar göz önüne alındığında; başlangıçta bir yarışma olan, sonrasında bir konsere dönüşen ve daha sonrasında dünyada bir ilke imza atacak olan bir maraton ile başlamış bir festivale dönüşen Saygun Müzik Festivali’nin destekçileri olan İzmir Büyükşehir Belediyesi ve TOBAV sonsuz saygı ve teşekkürü hak ediyor.
 

Saygun Müzik Festivali 3 Şubat’ta Emre Şen’in Ustalık Sınıfı ve akşamında Fazıl Say resitali ile devam edecek. Ayırca 4-7 Şubat günleri Saygun Piyano Yarışması yapılacak. 7 Şubat akşamı yarışma finali, konser ve ödül töreni olacak. Ayrıca 8-9 Şubat günleri Edna Golandsky Ustalık Sınıfı olacak.


Utku Geçgel


Akçaağaç Sok. Görhan Apt. No: 1/1A Acıbadem Üsküdar / İSTANBUL | T: 0532 343 9328 | F: 0216 326 39 20