10.07.2015
Klasik müziğin dehaları ve bestecileri hakkında şimdiye kadar beyaz perdeye yansıtılmış olan filmlerin bazılarını sizin için derledik. Barok dönemden romantik döneme kadar uzanan seçenekleri görebilirsiniz
*Dünyanın Bütün Sabahları / Tous Les Matins Du Monde (1991)
Yönetmen Alain Corneau'nun, Pascal Quignard'ın aynı adlı romanından uyarlanan Tous Les Matins Du Monde/ Dünyanın Tüm Sabahları, karısını yitirdikten sonra çiftliğine çekilmiş olan besteci ve viyola virtüözü Saint-Colombe'un yaşam öyküsünü konu ediniyor. Barok dönemin iki viyola de gamba üstadı Saint Colombe ve Marin Marais’in müzik serüvenini anlatan bu filmin müziklerini, barok müzik üstadı ve viola de gamba sanatçısı Jordi Savall düzenleyip seslendirmiştir. Marin Marais’i canlandıran Gérard Depardieu’nun performansı görülmeye değer.
*Amadeus (1984)
Yönetmenliğini Miloš Forman’ın yaptığı Amadeus filmi, klasik dönem bestecisi Wofgang Amadeus Mozart’ın hayatını konu alır. Aynı dönemde yaşamış olan Antonio Salieri ile aralarındaki rekabeti anlatan film 8 dalda Oscar ödülü almıştır. Mozart’ı Tom Hulce, Salieri’yi ise F. Murray Abraham canlandırmış, Murray en iyi erkek oyuncu Oscarı’nı kazanmıştır.
*Ölümsüz Sevgili / Immortal Beloved (1994)
Ludwig van Beethoven’ın yaşamını konu alan Immortal Beloved, bestecinin çocukluktan itibaren duygusal dünyasının nasıl şekillendiğini anlatır. Beethoven'ın yazdığı gizli mektupların ortaya çıkmasını işleyen Bernard Rose yönetimindeki yapım, izlenmeye değer.
*Beethoven’ı Anlamak / Copying Beethoven ( 2007)
Beethoven’ın 9. Senfonisini yazma sürecini konu alan bu film, gösterime girdiği zaman büyük bir beğeniyle karşılanmıştı. İleri derecede işitme sorununa rağmen hırsla eserini konsere hazırlayan Beethoven’ın yaşadıkları izleyenleri derinden etkilemişti. 9 Senfoni’nin temize çekilip, partisyonlarının orkestra üyelerine dağıtılması için görevlendirilen Anna Holtz ile Beethoven’ın arasındaki duygusal bağ, mükemmel işlenmiştir. Prömiyerde, işitme sorunu olduğu için, eserin neresinde olduğunu kaçırmaktan korkan Beethoven’ın, Anna Holtz’un uzaktan yardımıyla eserini yönettiği sahne, filmin en dokunaklı ve heyecan verici bölümüdür. Her ne kadar bunun bir efsane olduğu söylense de, filmi izlerken insanın bu kurgu sahneye inanası geliyor. Beethoven’ı canlandıran Ed Haris bu filmde kariyerinin doruk noktasına çıkmıştır. Yönetmen Agnieszka Holland ise çok başarılı bir yönetime imza atmıştır.
*Hiç Ummazken/ Impromptu (1991)
Yazar George Sand’ın, Polonyalı genç piyanist Frederic Chopin'le tanışması ve aralarındaki ilişkiyi konu alan James Lapin yönetimindeki film, müzik tarihinin en ilginç ilişkilerinden birini işlemiştir. Franz Lizst’in ve Chopin’in o dönemki imajlarını ve statülerini başarıyla peyaz perdeye aktaran James Lapin yönetimindeki yapım, izleyiciyi romantik dönemde bir yolculuğa çıkarıyor.
*Farinelli (1994)
Barok dönemde sesi üst oktavlara çıkabilen erkek çocuklarının, hadım edilip kontrtenor olarak yetiştirilme kültürünü ele alan Farinelli, 17. ve 18. yüzyıl Avrupa kültür sanat hayatını anlamak açısından büyük bir önem taşır. Sesinin korunması için hadım edilen çocuklardan biri olan Carlo Broschi’nin, Farinelli takma adıyla Avrupa’da yıldızlaşma serüvenini anlatan yapım, Barok döneme ilişkin yapılan en çarpıcı filmlerden bir tanesidir. Besteci olan abisi Ricardo Broschi’nin yazdığı aryalarla üne kavuşan Farinelli’nin ,aynı dönemde yaşamış olan Handel ile olan ilişkisi de filmde işlenmiştir. Filmin yönetmeni Gerard Corbiau, Farinelli karakterini canlandıran oyuncu ise Stefano Dionisi’dir.
*Venedik Prensi Vivaldi/ Antonio Vivaldi un prince à Venise (2006)
Yönetmenliğini Jean Louis Guillermo’nun üstlendiği, Antonio Vivaldi’yi konu alan bu film, hem papaz hem de kompozitör kimliğiyle öne çıkan bestecinin Venedik’deki müzik hayatını anlatır. Bir yetimhanede yaşamakta olan kızlara çalmaları için konçerto besteleyerek ününü duyurmaya başlayan sanatçının, ölümüne dek yaşadığı serüvenler gözler önüne seriliyor. Daha önce Farinelli filminde Farinelli karakterini canlandıran Stefano Dionisi, bu filmde Vivaldi olarak karşımıza çıkıyor.
*Kral Dans Ediyor/ Le Roi Dance (2000)
Farinelli filminin yönetmeni Gerard Corbiau, Le Roi Dance filmi ile barok dönemin bir diğer figürü olan Jean Baptiste Lully’nin hayatını gözler önüne seriyor. Kral 14. Louis’in saraydaki sağ kolu haline gelen Jean Baptiste Lully, bale tutkunu olan krala dans etmesi için müzikler bestelemektedir. Kendisi de balet olan Lully kralın ruhunu anlayan tek kişi olarak karşımıza çıkar. Edebiyat dünyasının önemli tiyatro figürlerinden biri olan komedya yazarı Moliere de filmde yer alan bir diğer önemli karakterdir. Lully’in müzikleri eşliğinde müzikli tiyatrolar sergileyen Moliere’in, kral ve Lully ile olan ilişkilerini de bu filmde görebiliyoruz. Fransa siyasi tarihine ilişkin güzel detaylar barındıran filmde, 14. Louis’in aristokrat sınıfı üstünde egemenlik sağlamak için giriştiği mücadelelere de şahit oluyoruz.
